Türkiye, yıllardır milyarlarca dolarlık bir bataklığın pençesinde: Sanal kumar ve yasadışı bahis. Telefonlara düşen davetkar mesajlar, sosyal medyanın parıltılı reklamları ve ne yazık ki bazı büyük spor kulüplerinin sponsorlukları ile meşrulaşan bu “illet,” sadece bireyleri değil, tüm bir toplumu kemiriyor.
Rakamlar dehşet verici: Uzmanlar, Türkiye’de yılda 5 milyar doların yasadışı bahse aktarıldığını belirtiyor. Bu, sadece bir ekonomik kayıp değil, ailelerin mutfaklarından çalınan ekmek, gençlerin elinden alınan gelecek ve toplumsal huzurun ipotek altına alınması demek.
MİLYARLAR KREDİYLE KUMARA AKIYOR: YIKILAN YUVALAR
Kumar bağımlılığının en acı göstergelerinden biri, bireylerin kumar oynamaya devam etmek için girdikleri finansal sarmaldır. Kumar oynayanlar, sadece kendi ceplerindeki parayı değil, bankalardan, Tarım Kredi Kooperatiflerinden, Esnaf ve Sanatkarlar Kredi Kefalet Kooperatiflerinden ve hatta GSM operatörlerinin finans birimlerinden çektikleri kredileri bu bataklığa atıyor.
Borç batağına saplanan binlerce kişi, tarımsal destekleri, küçük esnaf sermayelerini ve gelecek teminatlarını sanal bahiste yok ediyor. Bu durumun en ağır bedelini ise aileleri ödüyor.
- Yuvalar Dağılıyor: Çekilen yüksek faizli kredilerin geri ödenememesi, eşlerin ve çocukların borç baskısı altına girmesine neden oluyor. Güvenin yıkıldığı bu ortamda, binlerce ailede eşler ayrılıyor, çocuklar parçalanmış yuvalarda geleceksizliğe sürükleniyor.
- İntihar Vakaları Tetikleniyor: Çıkış yolu göremeyen, hem borç hem de aile baskısı altında kalan bireyler, çaresizliğin sonu olarak gördükleri intiharı seçiyor.
Her intihar, yalnızca bir canın sonu değil, bir ailenin, bir neslin umutlarının yok oluşudur.
YASAL ZEMİN VE ELEŞTİRİLER: YASAK KAPSAMI GENİŞLETİLMELİ
Sadece yasadışı bahis değil, devlet eliyle “yasal” hale getirilen ve Demirören Grubu’na devredilen şans oyunları da eleştirinin odağında.
At yarışlarında oynatılan 6’lı Ganyan ve 3’lü bahis gibi sistemlerin yanı sıra, Milli Piyango İdaresi’nin resmi sitesinde yer alan Milli Piyango, Sayısal Loto ve Hızlı On gibi oyunların da derhal yasaklanması talep ediliyor.
Devlet bir yandan yasadışı kumara karşı mücadele ederken, diğer yandan büyük kitleleri şans oyunlarına teşvik eden bu yasal mekanizmaları işletmesi, kamuoyunda ciddi bir çelişki olarak görülüyor. Eleştirenler, devletin kendi kontrolündeki bu oyunlarla toplumsal kumar eğilimini normalleştirdiğini ve dolaylı yoldan bir kumar kültürü yarattığını iddia ediyor. “Amaç vergi geliri elde etmek olsa bile, sonuçta kumar bağımlılığının yolunu açan bir kapı açılmış oluyor,” yorumları yapılıyor.
SESİMİZİ YÜKSELTME ZAMANI
Bu bataklığın kurutulması, sadece bireysel bir irade meselesi olmanın ötesinde, topyekün bir toplumsal ve siyasal mücadeleyi gerektiriyor.
- ❌ FİNANSAL DENETİM: Bankalar ve kredi kuruluşları, yüksek risk taşıyan bireylere kredi verirken kumar bağımlılığı riskini göz önünde bulunduran ek mekanizmalar geliştirmelidir.
- ❌ YASAL OYUNLARA YASAK: Toplum sağlığını korumak adına tüm şans oyunları kapsamlı bir şekilde gözden geçirilerek, kumara teşvik eden yasal bahis türlerine de yasak getirilmelidir.
- ❌ SOSYAL MEDYA VE REKLAM BASKISI: Yasadışı bahis reklamlarına ve influencer’lar üzerinden yapılan teşviklere derhal ve kökten bir dur denilmeli.
- ❌ HUKUKİ YAPTIRIMLAR: Yasadışı bahis organizatörleri ve finansal ağları için caydırıcı, ağır cezalar uygulanmalı.
Artık intihar haberleri duymamak, ailelerin yıkılmasını önlemek zorundayız. Kaybedilen milyarlarca doların ötesinde, kaybedilen insan hayatıdır, toplumsal huzurdur. Yetkililerden sadece denetim değil, köklü bir çözüm; toplumdan ise bu büyük tehlikeye karşı birlik ve duyarlılık bekleniyor. Çünkü kumar, sadece oynayanı değil, hepimizi yakıyor.