Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı tarafından düzenlenen “Sosyal Medya Platformlarında Dezenformasyonla Uluslararası Mücadele Paneli”ne katıldı.
Programa; Düzce Üniversitesi’ni temsilen Rektör Prof. Dr. Nedim Sözbir ile birlikte İletişim ve Tanıtım Koordinatörü Öğr. Gör. Duygu Özdemir Cömert ve Ümit Gökcan katıldı.
Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Altun, sosyal medya platformlarını günümüz dünyasında gerçekle yalanın iç içe geçtiği ve norma dönüştüğü yapı olarak nitelendirdi. Bugün dezenformasyonun bütün ülkelerin meselesi olduğunu belirten Prof. Dr. Fahrettin Altun, Türkiye olarak dezenformasyonun panzehirini hakikat olarak gördüklerini, küresel hakikat merkezinin Türkiye olacağını sözlerine ekledi.
Bilginin özünün saldırı altında olduğuna işaret eden Prof. Dr. Altun, dezenformasyonun insanlığı tehdit ve yok etme potansiyeli taşıdığına dikkat çekti. Irak’ın işgalinden 15 Temmuz darbe girişimine kadar birçok alanda yanlış bilginin baş aktör olduğunu söyleyen Altun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bu konuda mücadele ettiklerini, bu mücadelenin bir hakikat, bağımsızlık ve var oluş mücadelesi olduğunu vurguladı. Sosyal medya platformlarının sadece bireysel kullanıcılar tarafından değil, terör örgütleri ve yabancı ülkeler eliyle psikolojik harp unsuru olarak kullanıldığının altını çizen Prof. Dr. Fahrettin Altun, dezenformasyonla uluslararası boyutta mücadelenin önemine değindi.Açılış konuşmasının ardından Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Prof. Dr. Fahrettin Altun ile bir süre sohbet ederek programın düzenlenmesinde emeği geçenlere teşekkür etti.
Programın birinci oturumunda “Sosyal Medya Algoritmaları ile Dezenformasyon”, ikinci oturumunda ise “Sosyal Medya Platformları ve İfşalar” konusu ele alındı. Davetli konuşmacılar olan uluslararası medya kuruluşlarının temsilcileri ve farklı ülkelerden akademisyenler; algoritmaların gerçek dışı hesaplarla sosyal medya etkileşimlerini nasıl etkilediklerini örnekler üzerinden ve yaşadıkları deneyimleri paylaşarak, geç olmadan harekete geçilmesi gerekliliğini dile getirdiler.